21 Aralık 2012 Cuma

Oğluma Yaramaz Diyorlar...

Oğluşuma yaramaz deyip duruyorlar bende yaramaz değil sadece çok hareketli ve meraklı deyip savunmaya geçiyorum. Ana yüreği dayanmıyor işte. Bildiğiniz üzere Ayaz'ı annem bakıyor. Bugün de fotoğraf makinesini verdi. İçindeki fotoğrafları bilgisayara atayım diye. İçinde neler varmış neler oğlumun tüm marifetlerini fotoğraflayıp belgelemiş. Bu fotoğrafları gördükten sonra siz karar verin yaramaz mı değil mi diye :)














16 Aralık 2012 Pazar

Oğlum 15 Aylık Oldu...


Oğluşum 15 aylık oldu bile. Bu ay üzücü bir ay oldu bizim için ben anneannemi miniğimde en yakın arkadaşı hacı ninesini kaybetti. Benden daha çok onunla vakit geçiriyordu. Anneannem her dediğini yaptığı için biz olsak da onun yanına giderdi ıh ıh diye diye her istediğini anlatıyordu ona kadıncağızda napsın istiyor çocuk ağlatmayın  derdi. Nerden bakarsan çocuk...:)Annemin evinde koridorun sonunda anneannemin odası vardı sabahları anneme getirince direk onun odasına koşardı uyandırırdı hacı ninesini. Şimdi odasının ışığını yanık görünce koşturuyor yine odasına bakınıp duruyor meleğim hiç bir şeyden habersiz. Kalabalık da huzursuz huzursuz geziniyor sade. Ne yeme düzeni nede uyku düzeni kalmadı ne kadar çocuk da olsa etkileniyor tabii. Anlıyor bir şeylerin ters gittiğini.Bende atta gitti diyorum hacı ninen. 
Diğer gelişmelere gelince neredeyse artık kapı gıcırtısında oynayacak duruma geldi. Her müzik de oynuyor müzik bulamazsa telefonu getiriyor ıh ıh deyip ordan çiftetelli açtırıyor. Başka şarkı değil yalnız dikkatinizi çekerim. Her söylenileni anlıyor cevap veriyor bazen. Ede oturuyoruz Ayaz la kapı çaldı arkasından kapının açılma sesini duydu birden kulaklar dikildi noluyor diye. Bende aaa kim geldi acaba dedim. Bakalım napıcak diye. Ayaz kim geldi dedim Babba niye cevap verdi bana  içim çok fena oldu birden annelik duygusu herhelde. Hala anne demiyor. Herşeyi işaretlerle gayet güzel anlatıyor o yüzden konuşmak için hiç bir çabası yok gayet rahat.

Mısracık yeni evine taşındı sonunda. Bize hastanedeki arkadaşlarla ve tabiki Ayazla oturmaya gittik bi akşam. Hiç durmak bilmedi tabiki bizimki bende ne gittiğimden ne de yediğimden birşey anlamadım.


Arkadaşım Burcu ve Bilgehanın oğulları Kayranın 1 yaş partisi vardı bu ay içinde.Bizde ordaydık tabiki ama Ayazın vakitsiz uykusu sebebiyle pasta seramonisine yetişemedik ne yazıkki. 
 Balonlarla oynamaya bayılıyor resimlerdede görüldüğü üzere.
 Birde bu kapıyla çok oynadı Allahtan onu görmüyorduda oynarken açılmadı hiç 
Yine kipadayız ama bu sefer oyuncaklar çalışıyor ve Ayaz çok mutlu korkumuzu yendik sonunda.
 Şimdiden kırmızı spor bir arabaya biniyor Ayaz paşa. İnşallah büyüdüğündede böyle bir arabası olur yavrumun.
 Simit canavarı. Ayazı susturmak oayalamak istiyorsan eline simit ver yeter. Ama susamlar heryerde tabii bezinin içinde bile çıktı o gün . :))
 Nidayı öpmeye hazırlanıyor ama sonuç fena öpmedi ısırdı Nidanın yanak mosmor...